Soru 126: Sinema
filmlerinde gerektiğinde, din âlimlerinin ve hâkimlerin elbise ve
üniformalarını kullanmak caiz midir? Geçmiş ve günümüzdeki ulemanın şanını ve
saygınlıklarını koruyarak ve İslâm dininin saygınlığını gözeterek, onlar
hakkında onları kötülemeyen ve onlara hiçbir şekilde noksanlık getirmeyen
irfanî ve dinî senaryolar yazmak ve bu nitelikte filmler üretmek caiz midir?
Özellikle hedefimizin, İslâm dininin yüce değerlerini sunmak veya İslâm
ümmetinin imtiyazı sayılan irfan mefhumunu ve asil kültürü beyan etmek,
düşmanların müptezel ve bayağı kültürüne karşı mücadele etmek; tüm bunları,
özellikle genç nesil için çekici ve etkili sinema diliyle anlatmak olduğunu göz
önünde bulundurarak hükmü açıklar mısınız?
Cevap: Sinemanın bir aydınlatma ve
bilinçlendirme aracı olduğunu göz önünde bulundurarak, gençlerin ve diğer
kesimlerin fikrî seviyesini yükseltmek, İslâm kültürünü yaymak ve halkı
şuurlandırmak doğrultusunda kullanılabilecek her şeyin çekiminin yapılmasının
ve sunulmasının sakıncası yoktur. Bu yöntemlerden biri din âlimlerinin
kişiliğini ve özel hayatlarını tanıtmak, bunun gibi diğer bilginlerin, manevî
makam sahiplerinin ve onların özel hayatlarının tanıtılmasının sakıncası
yoktur; ancak onların şanını, saygınlığını ve özel hayatlarının saygınlığını
gözetmek farzdır ve bunlardan, İslâm'la çelişen mefhumları yaymak için
yararlanmamak gerekir.
Soru 127: Ölümsüz
Aşura faciasını canlandıracak ve İmam Hüseyin'in (a.s), uğruna şehit olduğu
büyük hedefleri ortaya koyacak bir öykü ve hamasî filmi yapmak istiyoruz; ancak
bu filmde İmam Hüseyin (a.s) sıradan bir insan olarak gözle görünmeyecek; film
çekiminde, üretim ve ışıklandırmada imam nurani bir kişi olarak görüntülenecek;
acaba böyle bir filmin yapımı ve İmam Hüseyin aleyhi's-selâm'ın kişiliğinin bu
şekilde ortaya konması caiz midir?
Cevap: Film eğer güvenilir kaynaklara
dayanarak, mevzunun kutsallığını korumak, İmam Hüseyin'in (a.s), ashabının ve
ehlibeytinin (hepsine selâm olsun) yüce makam ve mevkisini gözetmek şartıyla
yapılırsa sakıncası yoktur; fakat mevzunun kutsallığını, İmam Hüseyin'in (a.s)
ve ashabının (hepsine selâm olsun) saygınlığını onlara yakışır bir şekilde
korumak oldukça zordur; dolayısıyla bu konuda ihtiyat edilmesi gerekir.
Soru 128: Sinema ve
tiyatroda rol icabı erkeğin kadın elbisesi ve kadının da erkek elbisesi
giymesinin hükmü nedir? Ve yine kadının erkek sesini ve erkeğin de kadın sesini
taklit etmesinin hükmü nedir?
Cevap: Fesada yol açmadığı takdirde,
rol icabı ve özel kişilerin özelliklerini anlatabilmek için karşı cinsin
elbisesini giymenin ve sesini taklit etmenin caiz olması, uzak ihtimal
değildir.
Soru 129: Erkeklerin
de seyrettikleri tiyatro ve gösterilerde kadınların krem ve makyaj malzemeleri
kullanmalarının hükmü nedir?
Cevap: Eğer makyajı mükellefin
kendisi veya bir kadın tarafından ya da mahremlerinden biri tarafından
yapılırsa ve herhangi bir fesada da yol açmazsa sakıncası yoktur; aksi durumda
caiz olmaz. Ancak makyaj yapılan yüzün mahrem olmayan erkekler karşısında
örtülmesi gerekir.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder