Cevap: Masumlardan nakledilen duaları
yazmak kar-şılığında ücret almak ve vermek caizdir.
Soru 341: Dua
yazanların eski dua kitaplarında rivayet edildiğini iddia ederek yazdıkları
duaların hükmü nedir? Şer'î bakımdan bu dualar muteber midir? Bunlara müracaat
etmenin hükmü nedir?
Cevap: Dualar Ehlibeyt İmamlarından
nakledilmişse veya içerikleri haksa, onlarla teberrük edinmenin sakıncası
yoktur; nitekim Ehlibeyt İmamlarından olduğu şüp-heli olan duaları Ehlibeyt
İmamlarına ait olduğu ümidiyle okumanın da sakıncası yoktur.
Cevap: İstihareye uymanın şer'î bir zorunluluğu yok-tur;
fakat istiharenin aksine davranmamak daha iyidir.
Soru 343: "Hayır
işlerde istihareye gerek yoktur" sözünü dikkate alarak, acaba bu işlerin
keyfiyeti veya bazen beklenmeyen olayların çıkmasıyla ilgili olarak istihare
yapmak caiz midir? Acaba istihare Allah'tan başka hiç kimsenin bilmediği gaybı
bilmenin bir yolu sayılır mı, yoksa gayp sadece Allah'a ait mi?
Cevap: İstihare, mubah işleri yapmada
tereddüt ve şaşkınlığı gidermek içindir; bu tereddüt ister işin kendisi
hakkında olsun, ister keyfiyetinde fark etmez. Dolayısıyla tereddüt edilmeyen
hayır işlerde istihareye gerek yoktur. Ve yine istihare bir kişinin veya işin
geleceğini bilmeye yönelik yapılan bir iş değildir.
Soru 344: Boşanmak ve
boşanmamak gibi konularda Kur'ân'la istihare etmek sahih midir? İnsan istihare
ettikten sonra istihareye uygun davranmazsa hükmü nedir?
Cevap: Kur'ân'la veya tespihle
istiharenin caiz oluşu belli bir konuyla sınırlı değildir. Herhangi mubah bir
işte insan tereddüt içerisinde kalır da bir karara varamaz-sa istihare
yapabilir. İstihareye uygun davranmak şer'an farz değildir; fakat istihareye
aykırı davranmamak daha iyidir.
Soru 345: Evlilik gibi
hayati önem taşıyan işlerde tespih veya Kur'ân'la istihare yapmak sahih midir?
Cevap: İnsanın, hakkında karar vermek
istediği işler hususunda ilk önce iyice düşünmesi, incelemesi veya güvenilir ve
tecrübeli kişilerle istişare etmesi uygundur; eğer bütün bunlara rağmen
tereddüdü giderilmezse istihare yapabilir.
Cevap: İstihare tereddüdü gidermek
için olduğundan ilk defada tereddüt giderildikten sonra konu değişmediği sürece
istihareyi tekrarlamanın bir anlamı yoktur.
Soru 347: Bazen İmam
Rıza'nın (a.s) kerametlerini içeren yazılarla karşılaşmaktayız. Bu yazılar cami
ve türbelerde ziyaret kitaplarının arasına bırakılarak insanlara
dağıtılmaktadır. Bu yazıları yayınlayanlar yazının altına, "bu yazıyı
okuyan, bunun üzerinden şu kadar yazıp çoğaltmalı, eğer bunu yaparsa,
hacetlerine kavuşur" yazıyorlar; acaba bu dedikleri doğru mudur? Ve acaba
onu okuyan kişinin, yayınlayan kimsenin isteğini yerine getirmesi farz mıdır?
Cevap: Bu gibi şeylerin muteber
olduklarına dair hiçbir şer'î delili yoktur. Bunları okuyan kimselerin,
yayınlayan kişinin isteğine uyarak onun üzerinden yazması gerekli değildir.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder